506-SABİTE TUR GÜLERMAN-BİR DERİN UYKUDADIR ŞİMDİ GÖNLÜM
Merhaba Sevgili Ziyaretçilerimiz;
NetBufe.Com Kazanç amacıyla kurulmamış ve ücretsiz yararlanılan bir sitedir. Video içeriklerinde yer alan reklamlar ile NetBufe.Com sitesinin hiçbir menfaat bağlantısı söz konusu olmayıp ilgili reklamlar videonun yüklü olduğu siteler tarafından veya videoların yüklü olduğu sitelere yüklemeyi yapan kişilerce eklenmiş reklamlardan ibarettir.
Videoların paylaşıma açıldığı sitelerde yüklü videolar/video linkleri herhangi bir nedenle kaldırıldığında ve/veya kısıtlandığında/yasaklandığında sitemizde de ilgili videonun gösterimi otomatik olarak son bulmaktadır.
Telif Hakkı(Copyright Notice) Olabilecek Açık Kullanım İzni Verilmemiş Video Materyaller Hakkında Önerimiz İlgili Videoyu İzlemeyerek(Bu Yönde Materyallerin İzlenmesine Destek Vermeyerek), Resmi Olarak Satın Alıp İzlemeniz Yönündedir.
Tarafımızdan Üyelerimizin sayfamız üzerinde ayrıntılı olarak yer alan tüm bu durumlara ilişkin bilgi ve gerekleri okuyup anladıkları ve kabul ettikleri varsayılmaktadır.
Sitemize ücretsiz ve kolayca üye olarak birçok video paylaşım sitelerindeki kendi videolarınızın linklerini ekleyebilir, Sık Kullanılanlar ve Çalma Listelerinize kaydedebilir ve üye olmanın diğer tüm ayrıcalıklarından üye sosyal alanınızda yararlanabilirsiniz. Video Linkleri Ekleyebileceğiniz Örnek Bazı Siteler
NetBufe.COM
Açıklama
AYGÜN HASAN ÖZTÜRK-MEST-İ MUSİKİ ARŞİVİ-NEVESER KÖKDEŞ-RAST-CURCUNA ŞARKI
Bir derin uykudadır şimdi gönlüm
Bilmem nasıl geçecek böylece ömrüm
Ne kadar mesuttu o geçen her günüm
Sensin kalbimde yaşayan ah beyaz gülüm
Sevdim seni seveceğim her zaman
Unutamam hastandır senin ah ah aman
Ne kadar mesuttu o geçen her günüm
Sensin kalbimde yaşayan ah beyaz gülüm
Neveser Kökdeş...
Sevgili dostlar... bu kez sizlere ; Eşinin vefatından sonra dünyası kararan , oğlu ile birlikte tam beş yıl evine kapanan , sonra karlı bir kış günü bir anda toparlanmaya karar veren , bir gün bu duyguyla bahçeye çıkıp , temiz havayı teneffüs edip içine çektiği anda , yüzüne hızla atılmış bir kartopunun verdiği acı gibi gibi derin bir acı duyan ve tam o anda ! gençliğinin baharında iken yüzünün bir yanına felç gelen , ömür boyu bunun acısını yaşayan ve bir daha aynalara bakmayan , evindeki bütün aynaların üzerini örtüyle kapatan hüzünlü şarkıların bestecisi , eşsiz bestekâr , nadir bulunan musiki çiçeklerinden birisi '' Neveser Kökdeş '' hanımefendiden bahsetmek istiyorum .
Neveser hanım ; Sultan Abdülaziz'in baş mabeyncisi Hurşit beyin kızı olarak 1904 yılında Üsküdar da şimdiki Altunizade semtinde dünyaya gelir . Hurşit bey , Sultan Aziz'in tahttan indirilmesinin ardından Mardin'e , ardından Adana'ya son olarak da Drama'ya sürülür . Son derece zarif ve zevk sahibi birisidir . Musikiye düşkündür . Keman , lavta , on iki telli saz ve nisfiye çalar . Neveser hanımın annesi Dilber hanım , Hurşit beyle evlendiğinde henüz 13 yaşındadır . Hurşit bey ise 70 yaşında . Dilber hanım eve gelince kendisini 50 yaşındaki üvey kızı karşılar . Hurşit bey tam 4 evlilik yapar ve 6 çocuğu olur . Neveser hanım , Hurşit Beyin son çocuğudur . Çocuklarının hemen hepsi piyano çalar . Neveser hanım da ; piyano , gitar , tanbur çalar . Hurşit bey Neveser'i '' Sünbülüm '' diyerek sever .
Babasının vefatının üzerine Neveser'e 10 altın maaş bağlanır . Neveser hanım ilk müzik eğitimini , müzik zevkini , çeşitli klasik ve halk sazlarını çalabilen amatör bir müzisyen olan babasından alır . İlkokuldan sonra Notre Dame de Sion ' a devam eder ve zamanına göre çok iyi bir eğitim alır . Burada piyano çalmasını öğrenir , Okuldaki bir yarışmada da birincilik kazanır . Besteciliğe henüz 12 yaşında polkalar besteleyecek adım atar . Ardından prelüdler , valsler , tangolar , fanteziler , marşlar , Çigan havaları ve operet müzikleri gelir . Ayrıca pazar günleri de , kilisede ilâhi söyleyen hristiyan arkadaşlarına orgla eşlik etmeye başlar .
Çok iyi derecede Fransızca bilen , varlıklı bir ailenin kızı ve döneminin şık hanımlarından biri olan Neveser hanım , henüz 16 yaşında iken topçu subayı Mehmet Ali Üsküdar'lı ile evlenir . Ancak bu evlilik çok kısa sürer . Evliliğinin 2. yılında , oğlu Adnan'a hamile iken Çanakkale Savaşında eşinin şehit haberini alır ve üzüntüsünden hemiatrofi denilen hastalığa yakalanır ,yüzünün sağ tarafını kullanamaz hale gelir . Bu dönemde hayatını piyano dersi vererek sürdürür , oğlu Adnan ile hayatını devam ettirmeye çalışırken ekonomik sıkıntılar çeker ve çok zor günler geçirir .
Neveser Kökdeş bu dönemi şöyle anlatır : ''Eşimin vefatından sonra dünyam kararmıştı . Oğlumla birlikte beş yıl boyunca evime kapandım , dışarı adım atmadım . Dünyaya küsmüştüm . Sonra karlı bir kış günü kendimi artık toparlamaya karar verdim . Bahçeye çıktım , temiz havayı derin derin içime çektim . İşte tam o sırada, hızla atılmış bir kartopu çarpmışçasına derin bir acı duydum yüzümde. Yanağım bir anda kasılıp kalıvermişti sanki .'' Yüzünün bir yanına felç gelen ve ömür boyu bunun acısını yaşayacak olan Neveser bir daha aynalara bakmayacaktır... Evdeki bütün aynaların üzeri örtülü kalacaktır.
Fotoğrafta bir gelin ve bir damat var . Gelin Neveser Kökdeş . Yanındaki ise eşi topçu teğmeni Mehmet Ali bey ..Sizden bir an dikkatlice resme bakmanızı rica ediyorum . Mehmet Ali beyin başının bir fotomontajla resme yerleştirildiğini fark etmemek mümkün değil . Çünkü Mehmet Ali bey çok genç yaşta cephede şehit olmuş , Neveser Kökdeş'in elinde ise tek bir fotoğrafı bile kalmamıştır . Bu nedenle Neveser Kökdeş'in güftelerinde hep bu hüznü hissediyoruz ..
Neveser Kökdeş der ki :
Bir derin uykudadır şimdi gönlüm ,
Bilmem nasıl geçecek böylece ömrüm ...
Yorum Yazınız
